44: Avukata Vekalet Vermek
-A A+A

44: Avukata Vekalet Vermek

SORU
Selamn aleykum hocam, ALLAH sizden razı olsun. Sizi ve diğer ilim ehli hocalarımızı korusun. Hocam ALLAH için bana yakın zamanda cevap verin. Size sorum şu Benim esim müebbet ceza aldı ve dosyası yargıtayda dosya kısmen bozuldu dediler ama bize bir bilgi verilmedi ancak avukat vekaletle gidip bakabilir dediler. Bende eşimin vasisi olduğum için avukata vekalet verdim bundan dolayı küfre girmiş oluyor muyum? Avukat tevhid ehli diye biliyorum. İkincisi sorum ise eşim sekiz senedir esir ve çok zulüm gördü. Bu durumda eşim ikrah altında olmuş oluyor mu? Müebbet cezası var dosya bozulduysa eşim bu durumda savunma yaparsa küfre mi girmiş oluyor. Lütfen bana detaylı cevap verin hocam. ALLAH’ın selamı üzerinize olsun.
CEVAP

Ve aleykumusselam ve rahmetullah. Hamd Allah’a mahsustur.

Muhterem bacım Rabbim eşinizi tez zamanda esaretten kurtarsın ve onu esir etmiş olanları kahretsin.

Sonra eşiniz için avukata vekâlet vermeniz de ve eşinizin kendisini tağuti mahkeme karşısında savunması da küfür değildir. Zira anlattığınıza göre eşiniz şeran muteber bir ikrah halindedir. Tahammül edilmeyecek şartlarda olan hapis hali ulema indinde tam ikrah (mulci ikrah)’tır . Yani ikrah altında olan kişinin küfür konuşmasına veya yapmasına ruhsat veren ikrahtır. Allah (celle ve âlâ) şöyle buyuruyor:

مَنْ كَفَرَ بِاللَّهِ مِنْ بَعْدِ إِيمَانِهِ إِلَّا مَنْ أُكْرِهَ وَقَلْبُهُ مُطْمَئِنٌّ بِالْإِيمَانِ وَلَكِنْ مَنْ شَرَحَ بِالْكُفْرِ صَدْرًا فَعَلَيْهِمْ غَضَبٌ مِنَ اللَّهِ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظِيمٌ

“Kalbi iman ile mutmain olduğu halde ikrah atkında olanlar hariç, her kim imanından sonra küfre kalbini açarsa, mutlaka onların üzerine Allah'tan bir gazab gelir ve kendilerine çok büyük bir azab vardır.” (en-Nahl 106)

Ve İmam ibni Mace (rahimehullah)’ın Ebu Zer (radıyallahu anhu)’dan tahriç ettiği hadiste Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem) şöyle buyuruyor:

إِنَّ اللَّهَ قَدْ تَجَاوَزَ عَنْ أُمَّتِي الْخَطَأَ ، وَالنِّسْيَانَ ، وَمَا اسْتُكْرِهُوا عَلَيْهِ

“Allah ümmetimden hatayla, unutarak ve ikrah altında yapılanları affetmiştir.”

Ebu Abdullah el-Kurtubi (rahimehullah) şöyle der: “en-Nehaî şöyle der: “Zincire vurup bağlamak ikrahtır, hapis de ikrahtır. Malik’in görüşü de budur… Ancak Malik ve ashabına göre dövmede ve hapiste belirli bir süre veya ölçü yoktur. Dövmeyi acı verecek surette dövmek ile sınırlandırmışlardır. Hapsi ise kişinin sıkıntıya düşeceği ve darlanacağı süre ile tehdit etmişlerdir.” (el-Camiu li Ahkâmi’l-Kuran 10/190)

Kısa zamanlı ve şartları ağır olmayan (tahammül edilecek) hapsi ulema küfrü mubah kılmayan noksan ikrah (gayri mulci ikrah) halinden görmüşlerdir lakin müebbet hapsin tahammül edilmeyecek türden hapis olduğunda ise ihtilaf yoktur.

Binaen aleyh eşiniz tam ikrah halindedir ve kendisini savunmak için beşeri hükümlere başvurması caizdir.

Size gelince muhterem bacım, dava dosyasına bakması ve incelemesi için avukata vekâlet vermeniz ne zatında ve ne de gayrında küfür değildir.

Şayet “ama tağuti mahkemede dava açması için vekâlet verdim” diyerek şüpheye düştüyseniz derim ki: Eşinizin müebbet hapis cezasıyla tehdit edilmesi sizin için de tam ikrah halini var eder. İmam ibni Kudame (rahimehullah) şöyle der: “Kişi çocuğuna azap edilmesiyle tehdit edilirse ikrah değildir demişlerdir. Çünkü zarar kendisinden başkasında tahakkuk ediyor. Lakin evla olan ikrah olmasıdır. Zira onun çocuğuyla tehdit edilmesi malının alınmasından daha büyüktür. Ve malının alınmasıyla tehdit edilmesi ikrahtır. Şu halde bu da böyledir.” (el-Muğni 7/120)

Ve el-Merdâvi el-Hanbeli (rahimehullah) şöyle der: “Mezhepte sahih görüşe göre çocuğun dövülmesi, hapsedilmesi veya bunun benzeri yapılması babası için ikrahtır.” (el-İnsaf 8/326)

Velhasıl, durum anlattığınız gibiyse ne sizin avukata vekâlet vermeniz ve ne de eşinizin tağuti mahkemede beşeri kanunlara başvurarak savunma yapması küfür değildir. Hatta hapis halini mutlak surette mulci ikrah değildir desek dahi sizin ve eşinizin tekfir edilmesi caiz olmaz zira zalim kâfir tarafından esir edilmiş olması her halde ikrah şüphesini var eder ve tekfire mani olur. Lakin dediğim gibi müebbet hapis durumu şüphesiz mulci ikrahtır ve kalbin tağuti mahkemeyi ve beşeri kanunları inkâr etmesiyle beraber küfür sözün konuşulmasını veya küfür fiilinin işlenilmesini (beşeri kanunlara muhakeme olmasını) mubah kılar. Allah-u A’lem.

Rabbimden eşinizi tez zamanda kâfirin elinden kurtarmasını niyaz ederim.

8 Ağu, 2017 Tarık Ebu Abdullah
Etiketler: Mahkeme, Avukat, Esaret, İkrah